Müşteriler markalardan harika ürün ve hizmetlerden daha fazlasını bekliyor. Destekledikleri markaların kendi değerleriyle uyumlu olmasını, sosyal sorumluluk uygulamasını ve yaptıkları her şeyde çeşitlilik ve kapsayıcılığı yansıtmasını bekliyorlar. Tüketicilerin %72'si şirketlerin insanlara ve gezegene karşı yasal bir sorumluluğu olması gerektiğine inanıyor ve insanlara karşı olan bu sorumluluğun büyük bir kısmı, markaların yalnızca pazarlamalarında değil, perde arkasındaki uygulamalarında da kapsayıcı olmalarını gerektiriyor.
Kapsayıcı pazarlama son birkaç yıldır moda bir terim haline geldi ancak bu anlık bir trendden çok daha fazlasıdır. Markaların müşterileriyle çevrimiçi ve gerçek hayatta nasıl konuştukları ve onları nasıl temsil ettikleri konusunda kapsayıcı olmaları için yakın zamanda ortadan kalkmayacak bir eylem çağrısı.
Kapsayıcı Pazarlama Nedir?
Kapsayıcı pazarlama, markanızı sunma ve hedef kitlenizle konuşma şeklinizin farklı kimlikleri ve geçmişleri kucaklayıcı ve kapsayıcı olmasını sağlar. Markaların, iletişimlerinde saygılı ve duyarlı olabilmeleri için farklı insan gruplarının çeşitli ihtiyaçlarını ve tercihlerini göz önünde bulundurmalarını gerektirir. Sonuç olarak, kapsayıcı pazarlama her markanın öncelik vermesi gereken bir stratejidir çünkü hedef kitleniz arasında bir topluluk, aidiyet, güven ve sadakat duygusu yaratmak için gereklidir. Yapılması gereken doğru şeyin bu olduğundan bahsetmiyorum bile.
Markalar kapsayıcı pazarlamanın inceliklerini bir gecede öğrenmeyi beklememeli ancak markaların bunu internette görünme biçimlerinin ayrılmaz bir parçası haline getirmek için atabilecekleri temel adımlar var. Nereden ve nasıl başlayacağınıza dair bir kılavuz için okumaya devam edin.
5 Kapsayıcı Pazarlama İpucu
1. Hedef kitlenizi öğrenin ve dinleyin
Kapsayıcı pazarlamanın ilk adımı hedef kitlenizi tanımaktır ve bu da yaş, cinsiyet kimliği veya ırk gibi temel demografik özelliklerin ötesine geçmek anlamına gelir. Hedef kitlenizin nasıl düşündüğünü, nasıl konuştuğunu, belirli konular ve sorunlar hakkında ne hissettiğini ve nasıl etkileşim kurmaktan hoşlandığını anlamakla ilgilidir. Bu sosyal dinleme ve kitlenizle iki yönlü sohbetlere katılmayı gerektirir. Bunun da ötesinde, eleştirileri kabul etmeye istekli olmayı ve bir şeyleri yanlış yaptığınızda sorumluluk almayı gerektirir ki bu sosyal medya ikliminde kaçınılmazdır. Hedef kitlenizi yaş, ırk ve cinsiyetin ötesinde derinlemesine anlamak için samimi bir çaba göstermeyen markalar, kapsayıcı pazarlama ile tokenizm olarak adlandırılan tehlikeli bölge arasındaki çitin üzerinde kolayca durabilir.
Tokenizm, aslında inanmadığınız halde müttefikliğinizin arttığını göstermek için bir şeyler yapmanız gerektiğine inanmaktır.
2. Sahne arkasında kapsayıcı temsile öncelik verin
Kapsayıcı pazarlama, ancak karar alma ve içerik oluşturma süreçlerinde çok çeşitli kimliklerin yer alması halinde başarılabilir. Bu da ekibinizde kimlerin olduğuna bağlıdır. Kararları alan, stratejiler geliştiren ve içerik oluşturan kişiler hedef kitlenizdeki kişileri yansıtıyor mu? Eğer değilse, bunu düzeltmek önemli bir öncelik olmalıdır.
Sürecinizin bir parçası olarak farklı ve dinamik bakış açılarına sahip olmak, pazarlamanızın kapsayıcı olmasını sağlar ve duyarsız, yanlış veya saldırgan olarak değerlendirilebilecek içerik paylaşma olasılığını sınırlar.
Bu stratejiyi oluşturan ve ses tonunun doğru olduğundan emin olan kişiler kimlerdir, çünkü bu kişiler halkı temsil etmiyorsa veya bu ekipler içinde bu kişilerin temsili yoksa, o zaman aslında gerçek olarak görünmez.
3. İçeriğinizde kapsayıcı temsile öncelik verin
Küçük Deniz Kızı'nın canlı aksiyon yeniden çevrimi etrafındaki sosyal söylem, temsilin neden önemli olduğunun kanıtıdır. İnsanlar tükettikleri içerikte kendilerinin temsil edildiğini gördüklerinde, bu onlara görüldüklerini ve değer verildiğini hissettirir. Ayrıca destekledikleri markalarla daha derin bir bağ ve ilişkilendirilebilirlik duygusu yaratır. İçeriğinizin hitap ettiğiniz insanları yansıttığından emin olmak için içeriğinizi denetleyin ve yansıtmıyorsa, influencer'lar ve UGC oluşturucularıyla işbirliği yaparak içeriğinizi nasıl daha çeşitli hale getirebileceğinizi değerlendirin.
Hizmet verdiğiniz kitle konusunda net olun ve hizmet verdiğiniz kitlenin kendini dışlanmış hissetmediğinden emin olun.
4. Erişilebilirliği bir öncelik haline getirin
Kapsayıcı pazarlama ırk, etnik köken, cinsiyet kimliği veya yaş ile sınırlı değildir. Engelliler ve dezavantajlılar için erişilebilirliği de içerir.
İçerik oluştururken hitap ettiğiniz kişileri göz önünde bulundurun. Örneğin, uluslararası bir kitleniz veya göçmenlerden oluşan bir kitleniz varsa, içeriği birden fazla çeviriyle paylaşmayı düşünün. Ayrıca, görme engelli kişiler için görseller için alt metin kullanmalısınız. Videolarınıza altyazı ekleyin ve web sitenizi ve materyallerinizi erişilebilirliği göz önünde bulundurarak tasarlayın.
Gerçekten en yüksek sesle konuşanlar eylemlerdir ve nihayetinde bu eylemler süreçlerinize, markanıza, içerik oluşturmanıza ve marka stratejinize dahil edilmelidir.
5. Kapsayıcı pazarlamanızı eylem ve savunuculukla birleştirin
Kapsayıcı pazarlama sadece konuşmak değildir; aynı zamanda yürümek de gerekir!Markaların platformlarını, işletmelerini himaye ederek kendilerini destekleyen insanları desteklemek ve onları savunmak için kullanmaları çok önemlidir.
Sosyal meseleler hakkında konuşmanın gaf sayıldığı günler çoktan geride kaldı. Sosyal konularda bir duruş sergilemeli ve bunları içeriğinizde ele almalısınız.Bu çaba, kendi çıkarları için kapsayıcılığa öncelik veren markalar ile hepimizin iyiliği için kapsayıcılığa öncelik veren markalar arasındaki farkı yaratır.
Nihayetinde, markalar kapsayıcı pazarlamayı bir gecede başarmayı beklememelidir.Bu adımları başlangıç noktası olarak kabul edin ve bunun uzun vadeli bir çaba, bolca deneme yanılma ve sürekli öğrenme ve uyum sağlama isteği gerektirdiğinin farkında olun.
